İşte o belge… Altında, Türkiye Adelet Bakanlığı’nın imzası, mührü var… Resmi olarak, Türkiye cezaevlerindeki binlerce insanın masumiyetini belgeliyor… Türkiye’de hukuk adına yapılan her şeyin hukuksuz olduğunun kanıtı.
Türkiye Adalet Bakanlığı bu belgeyi, işadamı Akın İpek’in iade davası için, İngiliz mahkemesine, 8 Kasım 2018 tarihinde sundu.
15 Temmuz 2016’daki darbe girişimi bahane oldu… AKP iktidarı hukuku askıya aldı. Darbe ile alakası olmayan on binlerce insan tutuklandı, yüz binlerce kişi hakkında soruşturma açıldı, suçsuz insanların pasaportları iptal edildi, KHK ile on binler işinden edildi.
İşte bu belge, iki yılı aşkın süredir içeride tutulan on binleri, dışarıda açlığa mahkum edilen yüz binleri yakından ilgilendiriyor.
Kaynak çok sağlam: Türkiye Adalet Bakanlığı.
Westminster Sulh Ceza Mahkemesi, 28 Kasım 2018, Çarşamba günü, Akın İpek, Ali Çelik, Talip Büyük ve Mustafa Yeşil hakkında Türkiye’nin iade talebini reddetti. Haber İngiliz medyasında da büyük ses getirdi.
Davaya bakan hakim, iade taleplerini, “Dava siyasi. Türkiye’de adil yargılama yok. Cezaevlerinde kötü muamele var. Suçlamalar delilsiz” diye özetlenebilecek kısa açıklamasıyla reddetti.
Sonra, yirmi küsür sayfalık gerekçeli kararını taraflara dağıttı.
Türkiye Adalet Bakanlığı’nın itiraf niteliğindeki o evrakı, İngiliz hakimin gerekçeli kararında kayıtlara geçti.
Adalet Bakanlığı mühürlü resmi evrakta 4 maddede aynen şöyle yazıyor:
- Sanığın Fethullah Gülen ve örgütüne duyduğu sempatiden ve bazı faaliyetlere katılımından dolayı sanığa verilen mahkumiyet kararları / hükümleri kabul edilemez.
- ByLock, “FETÖ üyeleri arasında haberleşme amaçlı kullanılan bu uygulama, yazışmaların içeriği FETÖ’nün gizli amaçlarını gerçekleştirmek için hayati öneme haiz suç teşkil eden ve gizli eylemler yürütmek amacıyla kullanılmadığı sürece, bir kanıt olarak kullanılamaz…”
- FETÖ’ye finansal destek sağlamayı içeren herhangi bir eylem kendi başına FETÖ üyeliğine kanıt teşkil etmek için kullanılamaz.
- Mahkumiyet kararları sadece polis tarafından elde edilen tanık ifadelerine ve diğer kanıtlara dayandırılamaz. Mahkeme sanıklar tarafınan sunulan her türlü kanıtı talep etmeli ve dinlemelidir.
Türk Adalet Bakanlığı diyor ki:
“Birinin FETÖ üyesi veya destekçisi olduğunun söylenmesi, tek başına o kişinin suçlu bulunacağı ve/veya böyle bir mahkumiyetin temyizde doğru şekilde ele alınmayacağı anlamına gelmez.”
Yargıtay kararları ve Türkiye Adalet Bakanlığı’nın teyidi ile…
-Cemaat iltisaklı olmak,
-Telefonunda ByLock tespit edilmiş olmak,
-Cemaat kurumlarıyla herhangi finansal ilişki,
-Tek başına gizli tanık ifadeleri, vs..
SUÇ DEĞİL…! Kişi bunlarla itham edilmiş olsa bile… TEMYİZDE BOZULMUŞ. Akıllarda aynı soru var: Peki neden on binlerce insan tutuklu?
İade davası reddedilen Akın İpek, Londra mahkemesine sunulan belgeyle ilgili MoonStar TV’nin TT Gündem programına telefonla bağlandı. Belgenin benzer bütün davalarda emsal olacağını söyledi. Yapılması gerekenleri anlattı…
AKIN İPEK:
“Adalet Bakanlığı, İngiliz Mahkemesi’ne çok mühim bir açıklama yaptı, tarihi bir sorumluluğu yerine getirdi. KHK mağdurları, bu belgeyi mahkemelere götürmeli. Mahkemelerin bu belgeye rağmen aksi bir karar vermesine imkan yok.
İngiliz mahkemesine gönderdiği belge ile.. Türkiye Adalet Bakanlığı, hem hukuken hem kanunen, bugüne kadar yapılan yanlışları kabul etmiştir. En önemlisi, hatalı kararların Türkiye adalet sistemi içinde düzeltildiğini söylüyor.
Türkiye Adalet Bakanlığı İngiliz mahkemesine yolladığı mektupla diyor ki “hatalı kararlarımız şunlardı ve Yargıtayımız bu hatalı kararları düzeltti.” Artık yargıç, savcıların aksi yönde bireysel kararları ferdi suç sayılacaktır.
Bugün Türkiye Adalet Bakanlığı’nın İngiliz mahkemesine yolladığı bu yazılı belge bir ifşaattır. Bütün hukukçularımız da bunu kabul edecektir. Adalet Bakanlığı, kurumsal tavrını dünyaya ilan etmiştir.
Adalet Bakanlığının İngiltere’ye yolladığı mektup, kabul edilip dosyaya eklendi. Bundan sonra, Türk mahkemelerindeki yargıç ve savcılar orada dile getirilen hususları keyfi uygulayamaz. En hayati tarafı burası. Bu bir milattır”.
Türkiye, “Ülkemizde hukukun üstünlüğü var” diyebilmek için İngiltere’ye bu mektubu yazdı ve bu, dünya çapında saygın bir mahkeme kararıyla zapta geçti. İşte bu karar, hak arayan herkes için emsaldir. Türkiye’de de dünyada da.